Ömrümün en verimli döneminin büyük bir kısmını Ving Çun öğrenmek, öğretmek ve daha da yayılması için gayret göstermiş bir kişi olduğumu ifade etmekten büyük bir onur ve gurur duymaktayım.
...Ving Çun hayatımda önemli yer tutanlar oldu elbette. Ving Çun’a başlamama vesile olan ve bana büyük bir ufuk vermiş, öz ağabeyim kadar sevdiğim ve değer verdiğim Sihing’im Turgay ÖRNEK’in adını zikretmeden geçmek mümkün değildir benim için. “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” prensibi uyarınca öğrettiği ilmin bedelini hiçbir zaman ödeyemeyeceğim Sifum Salih AVCI’da gördüğüm insanlık ve “Bir Usta ancak böyle olur!” dedirten büyüklük ve fedakarlık beni her zaman daha da motive etmiştir. “Sifu” unvanının Türkçesi kabul edilebilecek “Baba” sıfatını sonuna kadar hak etmiş gerçek bir sanat “babası”dır gözümde. Ve yaptığım çalışmalarda bana asistanlık yapan ve yeri geldiğinde kardeş, bazen arkadaş, bazen ağabey olan öğrencilerim. Onlarsız da ulaşamazdım elde etmiş olduğum birkaç başarı varsa eğer.
...Esasen Ving Çun’un içinden gelen ama iş nedeniyle -geçici olarak- dışında kalan bir kişi olarak Türkiye’de Ving Çun hakkında iyisiyle-kötüsüyle bazı şeylerin bilinmesinde ihtiyaç duyulduğunu düşünüyorum. Zira, şu ana kadar tarafsız bir ortamda, düzenli olarak Ving Çun hakkında makale yazılan bir köşe bulunmamaktadır.
...Türkiye’de otuz yıldan daha uzun süredir Ving Çun çalışmalarının yürütüldüğü dikkate alındığında böyle bir yazım yapılmamış olması büyük bir eksikliktir. Elbette ben bu eksiği tek başıma dolduracak imkan ve salahiyete sahip değilim; ama, karanlığa söylenmektense mum yakarak bir nebze de olsa boşluk doldurma ümidiyle yola çıktım.
...Ülkemizde Ving Çun adına yapılabilecek belki daha çok işler var. Ancak, imkanlarımızın bize sağladığı fırsatları optimum kullanarak kendi açımdan elimden geleni yaptım, yapamadıklarım için de keşke dedim.
...Keşke keşke demek zorunda kalmasaydım. Türkiye’deki Ving Çun camiasının içine düştüğü durumu ele aldığımızda keşke demekten kendini alamıyor insan. Bu nedenle, yazılarım bazen öz eleştiri, bazen de söylenmek ve paylaşılmak istenen ancak daha önce bir türlü ifade edilmemiş duygular bütünü olacaktır.
...Bu paylaşımın, meselenin özüne vakıf kişilerce dile getirilmesi, bu yola çıkmaya karar vermek üzere olan veya kararını vermiş bulunan yeni nesil Ving Çun öğrencilerinin en doğru ufka yönelebilmeleri açısından oldukça elzem olduğuna inanıyorum.
...Yazılarımı kaleme alırken birkaç hususa azami önem vereceğim. Özellikle gerekmedikçe kimsenin ismini zikretmek istemiyorum. Ancak, ele aldığım konu gereği mecburen isim zikretmem gerektiğinde neredeyse 20 yıldır öğrencisi olduğum Sifum Salih AVCI’yı ve diğer bütün ustaları sadece ismiyle yazacağım. Bu, saygıdeğer ustalarımızı küçültmek amacıyla değildir. Zira, Ving Çun’da geleneksel olarak aile sistemi temel alındığından, bir kişinin Sihing’i, başka birisinin Sifu’su veya Sisuk’u olabilmektedir (Ving Çun içindeki unvanların nasıl olduğuna ayrı bir yazımda yer vereceğim). Dışarıdaki birisi olarak şu veya bu ustaya unvanlar vermek konumunda değilim. O nedenle ben sadece ustaların isimlerini “Sayın” kelimesi ile yazacağım. Başkaca unvan kullanmaya gerek olmadığını düşünüyorum.
...Ülkemizde dövüş sanatları ile ilgili derinlemesine inceleme yapan kişiler bir sürü Ving Çun olduğuna şahit olmakta, bunların ne anlama geldiğini, birini diğerinden daha özel yapan şeyin ne olduğunu merak etmektedir. Branşların temsilcileri elbette meseleyi kendi açılarından ele almakta, okuyanlar ve araştıranlar yine kafalarındaki sorulara cevap bulamamaktadırlar.
...Ben de yaklaşık 20 yılını bu sanata adamış bir kişi olarak, herhangi bir branşın sözcüsü değil de, genel olarak Ving Çun’la ilgili gördüklerimi ve düşündüklerimi tarafsız bir ortam olduğu kanaatiyle Siyahkuşak sayfalarında okuyucularımızla paylaşmak niyetindeyim. Bu fırsatı sunduğu için Siyahkuşak yetkililerine teşekkürü borç bilirim. Amacım, ayda bir de olsa Ving Çun hakkında bilinmesinde fayda olduğunu düşündüğüm hususları siz Saygıdeğer Okuyucularımızla paylaşmaktır. Bir taraftan kendi değerlendirmelerimi yazarken, diğer taraftan sizlerden gelecek olası soruları da cevaplamaktan memnuniyet duyacağım.
...Yazılarımda Ving Çun hakkında bilinmesinde fayda olan en temel hususlardan başlayarak, en çetrefilli konulara kadar basamak basamak ilerleyerek meselelere olabildiğince objektif şekilde yer vermeyi öngörmekteyim. Bu nedenle, ilk birkaç yazımda meselenin özüne dair yazılar yazmayı planlıyorum.
...Ving Çun kelimesinin anlamı olan “güzel ilkbahar” dan esinlenerek, ben de daha çok Türkiye odaklı şekilde Ving Çun’a dair yazacak olduğum köşemin adının “Türk Baharı-Vin Çun” olmasına karar verdim.
...Neden Ving Çun adıyla hareket eden farklı gruplar bulunmaktadır ve aralarında nasıl farklar mevcuttur?
...Ving Çun esasen Çin kökenli bir Kung fu stilidir. Çin alfabesi resim yazısı hüviyetinde olduğundan, Ving Çun ismi Çin dilinden Latin alfabesine aktarılırken, hemen hemen aynı sesi veren farklı yazım şekillerini muhtelif organizasyonlar tescil ettirerek marka olarak kullanmaya başlamışlardır. Ayrımın esas nedeni budur.
...Ben de yazılarımda aynı kelimenin Türkçemizdeki en yakın sesi olan Ving Çun terimini kullanacağım. Bu şekilde, herhangi bir markanın reklamını yapmayacak, dilimizin korunması adına kendi sorumluluğumu yerine getirmiş olacağım.
...Genel olarak İngilizce’de “Wing Chun” şekliyle yazılan tarz anonim olarak kullanılmaktadır. Yani isteyen herkes “Wing Chun” şeklinde bir yazımı kullanabilmektedir. Bunun haricinde “Wing Tsun”, “Wing Tzun”, “Ving Tsun”, “Ving Chun”, v.b. şekillerinde yazılı olan versiyonlar, ustaların kendi organizasyonlarını marka haline getirmek için tescil ettirerek kullanmakta oldukları versiyonlardır.
...Bu bağlamda, “Wing Tsun” şeklinde yazılan birkaç farklı organizasyon bulunmaktadır. Bu organizasyonların başında, en son Büyük Usta Yip Man’ın ders vermeyi bıraktıktan sonra “closed door (özel olarak yetiştirildiğini)” öğrencisi olduğunu iddia eden Sayın Leung Ting tarafından kullanılan “Uluslararası Wing Tsun Savaş Sanatları Organizasyonu (IWTMAA)”dur. Sayın Leung Ting’e bağlı olarak “Avrupa’da Kung-funun Babası” unvanı ile de anılan, bugün farklı organizasyonların liderliğini yapan pek çok ustanın da ustası Sayın Keith Ronald Kernspecht’in kurmuş olduğu “Avrupa Wing Tsun Organizasyonu (EWTO)” da doğal olarak aynı ismi kullanmaktadır.
...Wing Tsun ismiyle faaliyet gösteren en büyük ikinci organizasyon ise Sayın Salih Avcı’nın kurmuş bulunduğu “Wing Tsun-Escrima Organizasyonu (WTEO)”dur. Ancak Sayın Salih Avcı, kendi stilini Avcı Wing Tsun olarak tescil ettirmiştir.
...Sayın Mustafa Şahin’in kurmuş bulunduğu “Türkiye Wing Tsun Escrima Okulları”nın son olarak EWTO’ya bağlı olarak faaliyet gösterme kararı aldığını öğrenmiş bulunmaktayız.
...Sayın Hasan Çiftçi’nin yönettiği organizasyon ise “Çiftçi Wing Tsun” olarak faaliyet göstermektedir.
...Sayın Emin Boztepe’nin kurmuş bulunduğu organizasyon olan “Emin Boztepe Martial Arts System (EBMAS)” ise Wing Tzun ismiyle çalışmalarını sürdürmektedir.
...Diğer taraftan, Sayın Turan Ataseven, “TA Wingtsun” ismiyle çalışmalarını sürdürmektedir. Dikkat olunacağı üzere Sayın Turan Ataseven “Wingtsun” kelimesini birleşik yazmayı tercih etmektedir.
...Sayın Emin Boztepe’den ayrılarak, Türkiye’deki Ving Çun camiasında 2011 yılının en çok konuşulan gelişmesine sebep olan Uylukçu kardeşler de “proWES” ismini kullanmaya karar vermişlerdir. Bu bağlamda silahsız savunma sanatı olarak WingChun kelimesini kullanmaktadırlar.
...Ayrıca Sayın Korkmaz Şimşek “International Korkmaz Şimşek Wing Tsun Style (IKWTS)” ismiyle faaliyet göstermekte ve “WT Style” kelimesini kullanılmaktadır.
...Bunun haricinde, ülkemizde faaliyet gösteren diğer farklı organizasyonlar da bulunmaktadır. Ancak, amacımız konuya ilişkin fikir vermek olduğundan daha derine inmeye ihtiyaç yoktur.
...Sonuç olarak, Türkçe yazımıyla “Ving Çun”, İngilizce yazılımıyla “Wing Chun” anonim olarak herkes tarafından kullanılabilen yazımlardır. Diğer yazımlar ise ustalar tarafından tescilletilmiş/kendi adlarına maledilmiş marka değeri olan yazımlardır.
...O nedenle, hangi ustanın Ving Çun’undan bahsedilecekse onun marka ismiyle bahsetmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır.
...İsim yazma farklılıklarının sebebi kısaca böyledir. O zaman, içeriklerinde nasıl farklılıklar bulunmaktadır?
...Bu sorunun cevabını başka bir yazımızda sizlerle paylaşacağız.